31 Ağustos 2015 Pazartesi

Veba -ğlaç

"Merhaba" dedikten sonra kasıyorum kendimi kuzen. Hele yazdıktan sonra, sinir oluyorum. Ateizme gönül veren birinin, ortama girerken "Selamu aleyküm" pelesenki var ya moruk, ha işte öyle bir şey şu hitap mevzusu. Nasıl anlarsan artık. İnternette "merhaba." diye sadece yazar-çizer tayfasına yazılır. "Slm" da tanışmak istediğin kız/erkek için kullanılır. Bazıları "sa" yazar, kimi "nbr" yazar... ama en samimisi Ronaldo'nun, ünlü bir mankene kendi fotoğrafını atıp "hey" yazması geliyor bana. Adamın amacı belli en azından. Ehuhehahu.


Ne diyorum amına koyim ben?
Kuzen ruhum daralıyor lan. Sebepsiz yere ağladın mı hiç? Ben bu sıralar sürekli yapıyorum. Kimse görmesin diye palyaço makyajını dövme yaptırmış durumdayım. Ağlamaktan bitap düştüm avradınu sikeyim, anla işte. (Bitap kelimesini doğru yazmak için Google'a baktım, öyle beynim ezilmiş)



Bazı insanlar bağlaç gibi lan. Hayatına girince bir anlam katıyor. Cidden bak. Kocaman diye nitelendir ömrünü, bir insan ne kadar küçük ama hayati yer kaplıyor gör. Bağlaç da öyle. Uzun bir cümlede küçücük iki harfi getir gözünün önüne. Aynı. Sonra bu bağlaçlar ek oluyor ve artık ayrılamıyorsun. Ayrılınca eksik hissediyorsun. Ve aynen "slm nbr nslsn" oluyor ve öyle devam ediyorsun yaşamaya. Mal gibi, bazı insanlar harf gibidir, bazıları kelime, bazıları cümle, bazıları imla, bazıları anasının amı tarzında benzetme yapmayacam burada ama sen anla. Fakat bazıları TDK'da yeri yok ama her dilde olan (Türkiye'de) bağlaç gibi. Gerçekten. Bknz. Amına koyim.


Saçmalıyorum, öyle değil mi? Bence de. Konuya da giremem biliyon (-rsun) artık beni. Yine de oku lan. Siktir et, sorgulama.



Bugün ne fark ettim biliyor musun? "Gereksiz özgüven" konusunu. Bak moruk, eğer kendine çok güvenirsen yarrağı yedin demektir. İlk güvendiğin kendinsen,diğerlerinin seni yanıltması zoruna gitmiyor. Çünkü kırdın o aynayı daha önce sen. Ta çocukken başlıyor bu durum. Çocukken güvendiğin her şeyin seni kandırdığını öğrendiğinde "normal" şeyler zoruna gidiyor. Hatta gözyaşı döküyorsun. Bak bugün Mehmet bana şöyle dedi;











Okudun mu? "Çivi çiviyi söker" demenin somut hali. Bizi yaşatan şey, öldürür.(Bknz. Su) Acı çektiren, mutluluk verir... örnekleri çoğalt sen işte. Cidden böyle, acıyı acıyla dindirmek ne demek biliyor musun? Bileklerini kesmektir. O an ölüm gelmez aklına. Çünkü ölüm "acının bitmesi" anlamına gelir. Ruh ve Sinir Hastalıkları bölümünde ismini vermek istmediğim bir hasta, bana çok doğru bir şey söylemişti. "Ruhumdaki acıyı dindirmek için bedenimi kullandım" dedi. "Neden?" sorusu çok orospu çocuğu bir soru lan. Neden biliyor musun; çünkü cevabını bildiğin sorudur. Bile bile sorarsın. Kendini yanıltmak için. Ters köşeye yatmak için, hatta kendi kalene yılın golünü atmak için. Ben de sordum. "Yaşıyor muyum, bilmiyordum. Bilmem gerekiyordu." Hadi bu cevabı "normal" dediğin at yarraklarından duy. Bok duyarsın. "Kabusun rüyadan tek farkı hissetmektir" gerçek gibi gelen iyi rüya görmedim ben. Gördüğüm rüyaların tersini yaşasaydım hiç gece olmazdı lan. (Aforizma değil)


İçimdekilerini ilk birine anlattığımda, gelen cevap "başın sağ olsun kanka" olmuştu.



"Öncelikle şunu söyleyeyim..." diye girilen bütün cümleler "zorlama"-dır. Zoraki yazılır/söylenir. Çünkü karşılık vermek suretiyle kullanılır ve genelde "övgü" sonrasında çıkar ağızdan. Verdiğim bilginin tillahını sikeyim ya.



Bu kadar. (Uzatılır zamanla bu yazı)





Mesut Cihan Demirel.

1 yorum:

  1. Helal osssun O kadar anlamsız şeyler söylemiş gibi süslemişssin ama neler yüklemişsin her kelimenin yüklemine. . :))

    YanıtlaSil