Merhaba kuzen.
Herkesin elinde o çağa uygun cep telefonu var değil mi? Yani şu an kimse 3310 kullanmıyordur herhalde. En azından bunu okuyanların hiçbirinde o telefon yoktur diye düşünüyorum. Her neyse. Bu cep telefonları ilk çıktığı zamanlarda babam, 3510 almıştı kendine. Polifonik müziğe ilk geçiş zamanları desek daha iyi olur. Öyle bir şeydi ki bu telefon, renksiz ekran ama gerçeğe yakın ses çalıyordu. Ancak elle müzik yapamadığım için hiç haz etmemiştim.
Bende o zamanlar 3310 vardı aslanlar gibi. Elle melodi kodu yapabiliyordum ve bunu yapabilmek beni süper kahraman hissiyatıyla bütünleştiriyordu. Ehehe. İlk yaptığım müzik de Tarkan'ın Dudu şarksıydı. O dıt dıt sesiyle Kuzu Kuzu'yu dinlemek inanılmaz mutlu ediyordu beni. Çok saçma geldi değil mi?
Nostaljin bittiyse konuya giriyorum...
Çağ ne olursa olsun, o amına koyduğumun telefonunda numaraları kaydettiğin "Rehber" yeri var ya, orası hiç değişmiyor moruk. Yeni yeni sikimsonik ek zımbırtılar da konulsa da hâlâ aynı yani.
(bkz. Arayan kişinin fotoğrafı. Çok gerekli ya amına koyim.)
Belki aynı şeyleri yaşamışızdır bilmiyorum ama kendim için konuşuyorum, o telefon rehberinde öyle çok şey kaydetmişim ki, düşündükçe moralim bozuluyor.
İlk başlarda herkes herkesi kaydediyordu. Yanından geçse sadece selam verecek kadar muhabbeti olanlardan, aynı ortamda bir defa bulunacak samimiyete kadar hemen hemen herkes kaydediyordu numaralarını.
Sonraları bu durum "hafıza doldu" uyarısı vermeye başlayınca, insanlar, artık sadece işine yarayanları kaydetmeye başladı ve vermediler numaralarını öyle hemen. Hâlâ da vardır öyleleri. Gerçi şu anda numarayı kim siker, anasının amı gibi uygulama yüklendi.
Ama bu telefon rehberi çok farklıdır. Atasıdır tüm sohbet uygulamalarının. Ecdada saygı eheh.
Ciddi olalım.
Bir zaman sonra telefon rehberin öyle bir hâl alıyor ki kuzen, içinde öyle numaralar, öyle insanlar oluyor ki sorma gitsin. (Sor yine de.)
Arada bir telefon rehberine girip parmağını üzerinde gezdirirken arayamasan da kayıtlı olan numaraları görünce hafif göt olmuyo değilsin. Çünkü rehberinin büyük bir kısmını arasan da açılmayacak, arasa da açamayacağın, ulaşamasan da silemeyeceğin, ararsa ayıp olmasın diye düşünüp zoraki duran numaralar oluşturacak. Bu çok kötü lan. Daha kötüsü var, "hafıza dolu" uyarsı verse de, ezberinde olan numaraları sileceksin, yine de bunlara dokunamayacaksın. Hattın değişse bile ilk onları kaydedeceksin.
Ama kayıt yeri telefon olmayacak asla. SIM kart olacak. Çünkü telefonun bozulma ihtimali var. Hani o "yha telefon değiştim, tüm numaralar gitti" diyen orospu çocukları var ya, o ihtimali bile düşünürsün, iyi tanırsın hatta onları. (ayna kadar yakındır)
En sonunda da telefon rehberin, herkesin birbirini tanıyıp sevdiği mahalleden, kimsenin birbirini tanımadığı (tanımazdan geldiği) ama herkesin birbirine yalandan selam vermesi gerektiği yapmacık apartman sakinlerine dönüyor anasını satayım.
Mesut Cihan Demirel.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder